Andulnasır Kımışoğlu'nun yeni kitapları satışta

Şiire ilgim babamın söylemiş olduğu türkülerle başladı. Küçüktüm türküler yazayım babam onları da söylesin diye hayal kurardım. Ve zamanla anladım ki şiirmiş aslında türkülerin de aslı. Hikâyem böyle başladı...

Kültür Yayın: 09 Temmuz 2025 - Çarşamba - Güncelleme: 09.07.2025 15:02:00
Editör - erzurummedya
Okuma Süresi: 5 dk.
277 okunma
Google News
Erzurumlu şair ve yazar Abdulnasır Kımışoğlu şiir kitaplarına bir yenisini eklerken "Kumrunun Şarkısı" isimli kitabıının da 2. baskısını yaptı.
 
Nirengi Yayınları tarafından yayımlanan kitaplar internet satış sitelerinde ve kitapçılarda satışa sunuldu.
Kımışoğlu kitapları ve yazma süreci ile ilgili şunları söyledi:
"Şiire ilgim babamın söylemiş olduğu türkülerle başladı. Küçüktüm türküler yazayım babam onları da söylesin diye hayal kurardım. Ve zamanla anladım ki şiirmiş aslında türkülerin de aslı.
Hikâyem böyle başladı...
Babam, gurbette olan babasına hasret kaldığı için sesi yanıktı. Ve yüreğinde mahrem bir hüznü de vardı. Türkülere meyletmişti. Babamın varlığını en çok hissettiğim bir zamanda babam 55 yaşında vefat etti, ve yaşım 24 idi. Tıpkı babamın babasını kaybederken dedemin 55 ve babamın da 24 yaşında olduğu gibi. Haliyle babamdan devreden 'baba hasreti' ve 'mahrem bir hüzün' de miras kalmıştı. Bu yüzden olsa gerek "yağız" isimli şiirimde "sözlerim de bakışlarım kadar / biraz kavruk biraz esmerdir" diye bahsedişim.
'vuslata beş kala' ve 'elif gazeli' isimli iki şiir kitabımı elime aldığımda yıl 2016 idi. Ve bu zamana kadar yazdıklarımın duygu ama şiir olmadığını anladım. Çünkü M. Hanefi İspirli hocamla tanışmış, kitaplarımı takdim etmiş, eleştiri beklemiştim ve bana "şiir değil şiircikler" şeklinde yapıcı bir eleştiri sunmuştu o sene. O gün öğrendim iki kitapta da yazdıklarımın şiir olmadığını. Tavsiye ve nasihati oldu, dinledim ve uyguladım. Derken o günden bu bugüne on yıl aradan sonra iki kitap daha çıkarma cesareti gösterdim. Aslında benim şiirim, şiir dünyamdan iz taşıyan bu son iki kitaptır. "Kumrunun Şarkısı" ve "Dikenli Telde Gül Toplamak" diğerleri artık bir hatıra.
Kumrunun Şarkısı, içerisindeki 39 şiirle iç dünyamın ve duygumun izlerini barındırır. Arka kapak yazısı aslında bu kitapla sunmak ve ifade etmek istediğim mesajın ipuçlarını barındırmaktadır:
"yolda üçüncü ama olmasını istedigim şiirimin ilk kıvılcımları; düne göre çok iyi; yarına göre daha çok toy...
şiirin ne olduğunu bilmeden, babamın söylemiş olduğu türkülerden etkilenip de mektepli değil alaylı olarak buldum şiir dünyasında kendimi. şiiri öğrenmeye çalıştım yıllarca ama "şiir nedir" sorusuna net cevap bulamayacağımı anladığım an "şiir ne değildir" sorusuna yoğunlaştım...
ilk mısraı ilham, gerisi inşa kabul edilen görüşe katılıyorum ve şiirin bir gönül işi olduğuna inanıyorum...
acele ediyorsun diyor şiir dünyamı bilen dostlarım biliyorum lâkin yüreğimde hep o kutlu yere geç kalma korkusu; yenemiyorum...
kınamayın, hikâyemi bilmiyorsunuz..."
Kapağında "akasya ve kumru"; satırlarında "bozkır ve yağız" beni var eden, sözcülük yapan, sarıp sarmalamasını istediğim imgelerimdir.
/
Dikenli Telde Gül Toplamak ise 15 bölümden oluşan tek şiir olma özelliğiyle sözümün, özümün, isyanımın, iddiamın, birikimimin ve eyvallahsızlığımın ifadesidir. Arka kapak aslında çoğu mesajı içerisinde saklamaktadır:
"sancısı dinmeyen rüzgarın esintisini dinledikçe, esintisi rüzgarına dinmeyen sancı veren gönül sancılarımın rüzgarlara yön verdiği sancıydı kalemime şiir diye yansıyanlar...
~
şiiri büyük bir rikkatle temaşa ettim,
yedi iklimi bir bardak suda seyrettim...
~
bir mısra yazarız ya süsler ya gizleriz.
~
şiir iddiadır, nesir ise yorum.
ve her şair, yazdığı şiirin sınavından geçer.
~
kırılmayı kalpten öğrendi aynalar; kalp de şairlerden..."
Neden mi "dikenli tel", son bölümün son satırlarına bir gönderme çünkü; takdir okurun...
///
Sözün özü ben sözümü şiirimde, şiir serüvenimin mini hikâyesini de sundum. Sözüm ve şiirim siz değerli okurların takdirindedir artık.
///
Sözü yormadan söz medeniyetine bismillah..."
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.